Piyasada işlem yaparken bazı günler istediğin gibi gitmez. Belki ekonomik veri beklediğin gibi gelmemiştir, belki de psikolojik olarak o gün konsantrasyonun düşüktür. Sonuç ne olursa olsun, yaşanan kayıplar sonrası birçok yatırımcı tek bir düşünceye odaklanır: bunu nasıl geri alırım? Piyasalar dalgalıdır, bu yüzden burada önemli olan ne kadar kaybettiğin değil, kaybı nasıl yönettiğindir. Kaybın verdiği duygusal yük, çoğu zaman mantıklı karar almayı engeller. Tam da bu noktada sağlam bir strateji devreye girmeli. Çünkü plansız bir şekilde yapılan her hamle, zararın katlanmasına neden olabilir.

Kayıp Sonrası İşlem Psikolojisinin Dengelenmesi

İlk olarak kabul edilmesi gereken şey, zarar etmenin bu işin doğasında olduğudur. Hiç kimse her gün kazanamaz. Ama sorun şu ki, birçok yatırımcı zarar ettikten hemen sonra bir sonraki işlemi, duygusal tepkiyle açar. Bu davranış şekline “intikam işlemi” denir. Yani bir önceki hatanın yüküyle açılan bir pozisyon, sağlıklı bir analiz sonucu değil, sadece duygularla verilmiş bir tepkidir. Bu tür işlemler, genellikle daha büyük kayıplara yol açar. İşte tam burada, durup nefes almak, gerekirse piyasadan kısa süreliğine uzaklaşmak gerekir. Kendine şu soruyu sor: “Bu pozisyonu açmak için gerçekten elimde teknik bir neden var mı, yoksa sadece içimdeki açığı kapatma isteği mi beni yönlendiriyor?” Cevap dürüst verildiğinde, çoğu zaman stratejinin değil duyguların öne çıktığı görülür.

Pozisyon Büyüklüğünün Yeniden Yapılandırılması

Zarar sonrası yaşanan en büyük tuzaklardan biri de, pozisyon büyüklüğünü artırarak önceki kaybı telafi etmeye çalışmaktır. Burada risk, çoğu zaman fark edilenden daha büyüktür. Yatırımcı, örneğin 0.10 lotla işlem yaparken zarar ettiğinde, telafi amacıyla 0.50 lotla pozisyona girerse, risk de beş katına çıkar. Bu durumda, kazanırsa belki zararı kapatabilir ama kaybederse çok daha büyük bir açığa düşer. Bu yüzden zarar sonrası strateji, riskin düşürülmesi üzerine kurulmalıdır. Küçük pozisyonlarla ilerlemek, sadece teknik analiz doğrultusunda işlem yapmak ve mümkünse daha uzun vadeli grafiklere geçiş yapmak daha sağlıklı sonuçlar verir.